Doğru mu? Gerekli mi? Nazik mi?!
- Burak Öztunalı

- Apr 13, 2020
- 2 min read
Updated: Aug 19
''Ben sana ne yaptım ki şimdi bana böyle bir şey söyledin?'' Toplantılarda karşınızdaki kişinin sözleri ya da davranışından dolayı böyle hissettiğiniz oldu mu hiç?

Bir toplantı da ya da bir arkadaşınızla iş hakkında konuşuyorken kendinizi ifade beceriniz ve sözleriniz, karşınızdakilerin size biçtiği değeri en fazla etkileyen unsur.
Sözlü iletişim anlarında sakin kalmak, çok dikkatli dinlemek ve üzerine konuşulan konuya tam konsantre kalmak etkili iletişimin birinci koşulu.
Birinci koşulu sağlayabilmek için en faydalı araç da not almak. Konuşulan her şeyi yazmaktan bahsetmiyorum. Sizin dikkatinizi çeken, önemli bulduğunuz, tam olarak anlamadığınız her şeyi yazıverin.
Bunu yaparken de kurnaz olun. Not kağıdınıza bakmayın, konuşan kişinin gözlerine bakın ki iletişimin akışı kesintiye uğramasın. Bu, sadece karşınızdakinin konuşmasına yardım etmeye yaramaz aynı zamanda sizin de dikkatinizi yüksek tutar.
Unutmayın etkili iletişimin ilk şartı, anlamaktır. Karşınızdakini anlayın.
Sıra size döndüğünde, ya da zaten konuşmayı siz açıyorsanız, Mevlana’ya atfedilen şu sözler benim karşılıklı konuşurken ifade sıram geldiğinde en değerli bulduğum ölçme kriterleridir.
Sözlerinizin ağzınızdan dökülmeden önce 3 kapıdan geçmesini öğütler değerli düşünür.
1 Doğru mu?
İfade ettiğiniz şey yalnızca bilgi olmalıdır. Konu hakkındaki söylentiler, sizin şahsi görüşleriniz (sırası gelmediyse), karşınızdakinin hoşlanmayacağı kaygısı ile bir gerçeği azıcık da olsa yumuşatıp başka anlama çekilmesi tehlikesini yaratacak biçimde süslemek yasak. Yalan zaten yasak.
2 Gerekli mi?
Sözleriniz sohbetin ana eksenine ne kadar hizmet ediyor? Ağzınızdan çıkmadan önce dikkat etmeniz gereken en zor alan.
Zira insan doğası bir konu hakkında kendi yaptıklarını hep yeterli görüp, aksiliklerin talihsizlik, başkalarının yaptıkları ya da yapmadıkları, imkanların uygun olup olmaması gibi kendi dışında gelişenlerden kaynaklandığı kabulüne çok yatkın.
Yanıtınızın bunları içermeyip, konunun özünde ve çözüm önerileri ile ilerlemesinin karşınızdakiler üzerindeki olumlu etkisine inanamayacaksınız.
Güçlüklerden ve engellerden tabi ki bahsedebilirsiniz ancak yalnızca GEREKLİ ise, yani üzerine konuştuğunuz konu hakkında bir ilerlemeye imkan sağlamaya yarayacaksa (ilgisiz başarılardan söz etmek de aynı derecede gereksiz ve size eksi yazacak bir şeydir, unutmayın).
Bu zor fakat çok önemli bir yasak çünkü aslında size yanıtmış gibi görünen mazeretlerin pek çoğu zaten karşınızdaki tarafından da bilinen, daha önce duyulan ve durumu değiştirmemiş olan şeyler. Bu konuyu masaya getirmişse ya da sizin getirmiş olmanıza ilgi göstermesini bekliyorsanız yalnızca konuda ve çözüm odaklı konuşun.
3 Nazik mi?
İfade şeklinizde nezaket hiç eksik olmasın. İletişimi sekteye uğratan en önemli şey anlama eksikliğidir. Karşınızdakinin sizi anlamaya çalıştığı bir anda, nezaket içermeyen herhangi bir davranışınız en basitinden “şimdi bana neden böyle kaba davrandı ki?” diye bir soru bile oluştursa, karşınızdakinin sizi anlama çabasına ikinci bir soru yaratarak sekte vurur. Bu hiçbir işinize yaramaz.
Ayrıca bu nezaket dışı üslubun, karşıdakini mutsuz ederek onun da üslup değiştirmesine yol açması ya da en azından diyaloğu sürdürme şevkine sekte vurması kaçınılmazdır.
Sözün özü bu kod, söylediklerim; 1 doğru, 2 gerekli, 3 nazik, bugüne değin benim hayatımı çok kolaylaştırdı, üzerine düşünmenizi dilerim.




Comments