Başarı

Şirketler ürettikleri mal ya da hizmeti tüketiciye değeri karşılığında vererek kazanç elde etmek için kurulmuştur. Bu koşullarda “başarı” şirketin bunu sağladığı her “an”dır.

Çalışanlar, bu anlara emek harcayarak, katkı sağlayarak, geliştirerek kazançlarını hak ederler.

İşleri rayında tutan, aksaklıkta çözüm üreten, çaba harcayan, fırsatta hamle yapan, tembellik etmeyen, değişim ihtiyacı olduğunda buna ayak uydurup katkı sağlayan, yani şirketin ihtiyacı olan her konuyu “olduran” çalışan başarılıdır.

Her iş gününün sonunda, o gün neleri oldurduğunuzu düşünün. Daha fazlasını oldurmak için yapılabilecek bir şeyler var mıydı değerlendirin.

Kişisel avantajlar, üstünlükler, eğitim eğer kullanacak kadar akıllı, çalışkan ve cesur değilseniz hiç bir işe yaramaz. Bu hayata aslan olarak gelip açlıktan ölmüş canlılar var.

Tüm becerilerinizi ve konsantrasyonunuzu mesai saatleri içerisinde işinize verin. İşlerin olmasını sağlayın. Bunu sürekli hale getirin. İşleri çözmek, yürütmek sizin karakteriniz olsun. İnsanın her günü aynı değil, moral bozukluğu, yorgun hissetmek, o gün işten tat almamak mümkün ve çok da doğal.

Şampiyonluk başarı ise bilin ki insan ya da takım, favorilerden biri olduğunda ve yarışı kazandığında aslında şampiyon olmaz. Gerçek bir şampiyon kendisinden beklenmeyen bir zamanda, mesela sakatlıktan çıktıktan hemen sonra ya da bir takım ise en önemli 3 oyuncusu eksikken kazanabilen ya da en azından kaybetmemeyi becerendir.

O zaman anlarsınız ki bu kişi ya da takım sadece çalışkan ve çok yetenekli insanlardan oluşmuyor. Bir karakteri var. Şampiyon işte bu karaktere verilen isimdir. Birinci olmak insanı şampiyon yapmaz.